top of page
Writer's pictureSTUDIO EVREN BASBUG

Haliç v5.1

Updated: Jul 8, 2020


Apex Adana

CATEGORY: Competition / Planning / Urban Design / Public Space / Waterfront / Park / Landscape / Structure

STATUS: National Invited Competition (Honorable Mention)


AREA (BLD): 0 sqm

AREA (OUTDOORS): 27.260.000 sqm


TIMETABLE:

Competition: June 2020

DESIGN OFFICE/S

Studio Evren Başbuğ Architects

Kardelen Peyzaj Planlama


CREDITS:

Architectural Concept:

Evren Başbuğ (Lead Architect / Studio Evren Başbuğ Architects)

Nuran Altun (Landscape Architect / Kardelen Peyzaj Planlama)


Architectural Design Group:

Evren Başbuğ (Lead Architect / Studio Evren Başbuğ Architects)

Oğuz Bodur (Architect / Studio Evren Başbuğ Architects)

Elif Geylani (Architect / Studio Evren Başbuğ Architects)

Nuran Altun (Landscape Architect / Kardelen Peyzaj Planlama)

Mehmet Kaymaz (Architect / Studio Evren Başbuğ Architects)

Sara Kerimi (Architect)

Cansu Çelikyürek (Architect / Studio Evren Başbuğ Architects)

Dilşah Şatıroğlu (Architect / Studio Evren Başbuğ Architects)

Görkem Çekirge (Landscape Architect)

Turkan Alp Önsal (Architect / Kardelen Peyzaj Planlama)

Nilay Altınay (Interior Architect / Studio Evren Başbuğ Architects)

Selin Altun (Architect)

Fatma Özge Demirci (Landscape Architect)

Görkem Engin (Interior Architect / Planlux)

Sinem Erman (Interior Architect / Planlux)

Oğuzhan Zeytinoğlu (Architect)


Consultants:

Namık Günay Erkal (Architect, Architectural Historian / TEDU)

Korhan Şişman (Interior Architect, Lighting Expert / Planlux)

Ayhan Okutan (Aquacultural Engineer)

Dilşad Kurtoğlu (Architect)

Ceyhun Baskın (Architect)

Özcan Kaygısız (Architect)



[ Text is only avaliable in Turkish ]


Çok Katmanlı Bir Kent Kıyısının Ekoloji Temelli Yapıbozumu Denemesi


Haliç'i tam anlamıyla anlamak mümkün mü? Zaman içinde katman katman oluşmuş bir kent parçasının yalnızca bugün bize açık ettiği kadarına bakarak hakkında gelecek tahayyülleri üretilebilir mi?


Deneme niteliğindeki bu önerinin temelinde yukarıdaki sorular var. Yüzyıllar içinde sayısız kez niteliği, boyutu ve işlevi değişmiş bu kıyı üzerine yapılmış kapsamlı bir analiz çalışmasını, bu çalışmalardan üretilmiş önerilerle harmanlanmış biçimde bulacaksınız. Bu deneme, tarihsel ve güncel yapı taşlarına, yani 'kodlarına' kadar inmeyi denediğimiz bu eşsiz alan için tarihin bir sonraki perdesini aralıyor.


Doğal bir liman ile başlayan bu ilginç hikaye sırasıyla, sınırlı bir elitin pastoral açık alan dinlence mekanına, endüstri devriminin mekansal ihtiyaçlarına cevap veren bir servis alanına, ve nihayetinde modern devlet aygıtının en az endüstri devrimi kadar hoyratça ele aldığı 'temizleme' operasyonlarıyla yakın tarihte alelade bir kent parkına doğru evrilmiş durumda. Temelde bu denemenin önerdiği durum bu uzun hikayenin 'kodlarından' hareketle ekoloji temelli bir 21. yüzyıl dönüşümü kurgulamak.


Öneri, 'Bugün bir kent parkı nedir?' sorusuna Haliç 2. bölge üzerinden verilen bir cevap. Ancak önerinin tüm Haliç ekosistemi için öncül uygulamalar ve prensipler içerdiği de açık. Yalnızca insanları odağına alan bir park yaklaşımı tüm dünyada miadını doldurdu. Özellikle büyük metropollerin yeniden doğa ile hemhal olma, onunla daha sürdürülebilir ilişkiler kurma çabalarının bir sonucu ve en önemli deney alanı olan kent parklarını tasarlayan anlayış da gün geçtikçe evriliyor. Konuya, insanlarla birlikte yerli ve göçebe tüm hayvanlara, yerel bitki örtüsüne ve hatta cansız unsurlara (toprak, su, hava) sunulacak eşit haklar çerçevesinde yaklaşan bir anlayış gelişiyor.


Projede 'Mavi Strateji' ve 'Yeşil Strateji' olarak iki önemli ekoloji temelli yaklaşım göreceksiniz. Teknik detaylarını proje ekindeki kitapçıkta bulabileceğiniz bu yaklaşımlar, Haliç'in geleceğine dair tahayyülümüzün temellerini oluşturuyor. Bu anlamda ortaya konan bütün teknik önerilerin yanında, mekansal önerilerin ve operasyonların tümünü ekoloji temelli ana stratejilere eşlik eden ve her anlamda yeniden ele alınabilir öneriler olarak görmek doğru olur.


Haliç'in, dünyanın en büyük ve kadim kentlerinden birinin kalbinde olmasına rağmen yeniden doğal ekosistemiyle kendi yaşam döngüsü içinde var olduğu bir gelecek mümkün.



U01 / Eyüp Teleferik Tramvay İstasyonu

E01 / Gri Su Hendeği (Bioswale)

Y01 / Teleferik & Pier Loti Tepesi

R01 / Yüzer Ponton / Kancaburun İskelesi

R02 / Bostan İskelesi

E02 / Çökeltme & Dinlendirme Havuzu (Retention Pool)

A01 / Artefakt - Sahilsaray

B01 / Sultan Reşat Caddesi

U02 / Eyüp Şehir Hatları İskelesi

T01 / Kaptanpaşa Camii

Y02 / Eyüpsultan Bölgesi

B02 / Eyüp İskele Caddesi

A02 / Artefakt - Geçit

U03 / Feshane Tramvay İstasyonu

E03 / Feshane Yeşil Otopark

R03 / Zal Mahmut Paşa İskelesi / Feshane İskelesi

T02 / Feshane-i Amire

B03 / Feshane Caddesi Yaya Promenadı

A03 / Artefakt - Atölye

Y03 / Çömlekçiler Caddesi

R04 / Çamur İskelesi ve Dere Yatağı

R05 / Haliç Adaları

A04 / Artefakt - Telesiyej

T03 / Şeyh Abdülvedüt Sultan Türbesi

B04 / Metrobüs Bağlantısı

Y04 / Mezarlıklar

Y05 / Bostanlar

E04 / Bostanlar

E05 / Sulak Alan

T04 / Ya Vedüd Camii

R06 / İstanbul Şehir Surları

E06 / Sur Dibi Parkları

B05 / Eğri Kapı

R07 / Dalyanlar

R08 / Deniz Banyoları

A05 / Artefakt - Deniz Banyosu

U04 / Ayvansaray Şehir Hatları İskelesi

R09 / İskele Meydanları

R10 / Kalafatçılar Meydanı

U05 / Ayvansaray Tramvay İstasyonu

B06 / Ayvansaray Kapı

B07 / Atik Mustafa Paşa Kapısı

R11 / Arslan İskelesi

T05 / Özel Balat Or-ahayim Hastanesi

A06 / Artefakt - Kule

B08 / Balat Kapısı

R17 / Yüzer Platformlar

A07 / Artefakt - İskele

R13 / Yapay Tepeler

U06 / Balat Şehir Hatları İskelesi

T06 / Yusuf Şucaattin Ambarı Camii

U07 / Balat Tramvay İstasyonu

T07 / Prodromos Rum Kilisesi

T08 / Fener Evleri

Y06 / Balat Mahallesi

A08 / Artefakt - Balkon

R14 / Etkinlik Amfisi

T09 / St. Stephan Bulgar Ortodoks Kilisesi (Demir Kilise)

T10 / Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı

U08 / Fener Şehir Hatları İskelesi

B09 / Fener Kapısı

Y07 / Haliç Kongre Merkezi

U09 / Sütlice Şehir Hatları İskelesi

Y08 / Kıyı Sporları Merkezi

Y09 / Rahmi M. Koç Müzesi

U10 / Hasköy Şehir Hatları İskelesi

Y10 / Tersaneler Bölgesi










E01 / Gri Su Hendeği (Bioswale)

Konumları 'Mavi Strateji' planından da takip edilebilecek 'Gri Su Hendekleri' (Bioswale), Haliç ekosistemi uzun vadeli su döngüsü stratejisinin önemli parçalarıdır. Gri Su Hendekleri yüzey sularını belirlenmiş hatlar üzerinde yakalayarak önce kaba partiküllerden arındırıp, sonrasında ince filtrasyona tabi tutarak çökeltme ve dinlendirme havuzlarına yönlendirirler.


Y01 / Teleferik & Pier Loti Tepesi

İstanbul geneli ve Haliç özeli için Pierre Loti Tepesi kent belleğinde önemli bir yer tutar. Haliç'in panoramik olarak gözlemlenebildiği en iyi noktalardan biridir. Bu noktadan Haliç, su seviyesindekinden farklı olarak bütününe dair pitoresk bir algıya sahiptir. Tepeye ulaşımı sağlayan teleferik, Eyüpsultan bölgesi (Y02) için türbeler ve dini odaklarla birlikte ikinci bir turistik çekim noktasıdır.


R01 / Yüzer Ponton / Kancaburun İskelesi

Tarihi referanslarla bu konumda önerilen yüzer ponton, başta Haliç'in kent belleğinde önemli bir yere sahip kancaburun tekneleri olmak üzere çeşitli boylarda tekneler için bir bağlama alanı olarak düşünüldü. Haliç'in yeniden deniz taşıtları tarafından yoğun biçimde kullanılan bir su yolu olması için mümkün olan kıyı parçaları üzerinde sabit rıhtımlar veya yüzer pontonlar önerildi.


R02 / Bostan İskelesi

Geçmişte Sultan Reşat Caddesi'nin kıyıya ulaştığı noktada bulunan Bostan İskelesi'nin çevresindeki yapılarla kurduğu ilişki biçimi Haliç kıyıları için oldukça karakteristiktir. 17. ve 18. yüzyıllarda Haliç kıyılarında özellikle sur önü bölgesinde kıyı hattı boyunca sürekli bir promenad görülmez. Aksine kıyıya dik ulaşan sokaklar bir iskeleyle sonlanarak suyla buluşur. Bu iskele arkasında ise genelde bir cami ve zamanla moloz yığınlarıyla oluşmuş dolgu alanlar (iskele meydanları) vardır. Bugün varolmayan Bostan İskelesi, hem ahşap rıhtım strüktürüyle, hem de hemen yanındaki karakteristik rıhtım üzeri ahşap yapı (kahvehane) siluetiyle birlikte birçok gravürde resmedilmiş önemli bir bellek noktasıdır.


E02 / Çökeltme & Dinlendirme Havuzu (Retention Pool)

Konumları 'Mavi Strateji' planından da takip edilebilecek 'Çökeltme & Dinlendirme Havuzları' (Retention Pool), Haliç ekosistemi uzun vadeli su döngüsü stratejisinin önemli parçalarıdır. Gri Su Hendekleri tarafından toplanarak yönlendirilen yüzey suları birkaç aşamalı bir sistemle dinlendirilip çökeltilerek bitkilerin de işlevsel olarak kullanıldığı bu havuzlarda doğal yollardan temizlenir ve depolanır. Depolandıktan sonra sisteme geri kazanılır.


A01 / Artefakt - Sahilsaray

Ortaya çıkışları 18. yy sonuna tarihlenen Fabrika-i Hümayun'lardan önce Haliç sur önü üzerinde Osmanlı elitine ait bir çok sahil sarayı bulunduğu biliniyor. Bu sarayların kıyı ile kurdukları doğrudan ilişki Haliç için karakteristiktir. Yapılar kendi gövdeleri, verandaları veya çoğu zaman avlu / bahçe dış duvarları ile, arada hiçbir kamusal alan bırakmadan suya dokunurlar. Özellikle kemerli sütunlu çevre duvarları, ardındaki hayatı su ile belli belirsiz ilişkilendirirken bir yandan da karşı kıyı ya da su üzerinden gözlemleyen için dantelsi bir tektonik ifade oluştururlar. Bu ilginç ilişki, bir bakıma Şanlıurfa Balıklıgöl etrafındaki Halilürrahman Camii, Halilürrahman Medresesi, Rıdvaniye Camii ve Rıdvaniye Medreselerinin yapı / su ilişkilerini andırır. Bu noktada önerilen artefakt kaybolan bu ilişkiyi anımsatmayı ve kent belleğinde canlı tutmayı hedefleyen bir yapısal yerleştirmedir.


B01 / Sultan Reşat Caddesi

Eyüpsultan bölgesinin içlerinden kıyıya ulaşan 3 ana arterden biri olan Sultan Reşat Caddesi, bugün varolmayan Bostan İskelesi ile sonlanıyordu. Bugün tramvay hattı ve sahil yolunun oluşturduğu fiziksel bariyer bu ilişkiyi kesmişse de, bu cadde, iki tarafında türbeler, hazireler, camiler, imarethaneler, ve avlu duvarlarının oluşturduğu oldukça karakteristik ve iyi korunmuş dokusuyla birlikte birçok gravürde resmedilmiş önemli bir bellek noktasıdır.


Y02 / Eyüpsultan Bölgesi

İstanbul geneli ve Haliç özeli için Eyüpsultan Bölgesi dini turizm anlamında önemli bir çekim noktasıdır. Çok sayıda türbe, hazire, cami ve imarethaneye ek olarak Haliç'in panoramik olarak gözlemlenebildiği en iyi noktalardan biri olan Pierre Loti Tepesi (Y01) de bu bölge sınırları içindedir. Tramvay hattı ve sahil yolunun oluşturduğu fiziksel bariyer günümüzde bu bölgenin kıyı ile olan bağını sınırlamıştır.


B02 / Eyüp İskele Caddesi

Eyüp İskele Caddesi, Eyüpsultan bölgesinin içlerinden kıyıya ulaşan 3 ana arterden biridir. Bugün tramvay hattı ve sahil yolunun oluşturduğu fiziksel bariyer bu ilişkiyi kesmiştir. Caddenin kıyıya ulaştığı noktadaki Kaptanpaşa Cami, geçmişte önemli bir nirengi noktası olup günümüzde yeri değiştirilerek tekrar inşa edilmiştir. Bu bağlantının yeniden kurulması amacıyla tramvay hattının ve sahil yolunun üzerinden atlayan bir geçit yapı (A02) önerildi.


A02 / Artefakt - Geçit

Tramvay hattı ve sahil yolu, Haliç güney kıyısı boyunca ard alanlarla kıyının ilişkisini zedelemiştir. Özellikle son operasyonla tramvay sisteminin standart katenerli sistem yerine zeminden enerji yüklemeli sistem biçiminde tercih edilmiş olması belki kıyıda görüntü kirliliğini ortadan kaldırmış, ama hat geçişlerini tehlikeli hale getirdiği için yalnızca projede belirtilen noktalardan yaya ve araç geçişi yapılabilmesine yol açmıştır. Bu engelin gereken 2 noktada üstten (Eyüp) ve alttan (Balat) aşılması önerildi. Bu noktada önerilen artefakt, kaybolan kentsel bağlantıyı yeniden kurmayı hedefleyen bir geçiş yapısıdır.


E03 / Feshane Yeşil Otopark

Sert zeminin oluşturacağı ısı adası etkisinin azaltılması amacıyla mevcut otopark yüzeyi yeniden kurgulanarak geogrid üzeri bitkisel toprak (çim karışımı) olarak önerildi. Alan ağaçlandırılarak gölgelenmesi sağlandı.


R03 / Zal Mahmut Paşa İskelesi / Feshane İskelesi

Bugün varolmayan Zal Mahmut Paşa İskelesinin bulunduğu noktada, Feshane'ye hizmet edecek yeni bir iskele önerildi.


T02 / Feshane-i Amire

18. yüzyıl sonuna doğru Haliç sur önündeki sahil saraylarının yerini Feshane-i Amire, Cibali Tütün Fabrikası gibi imparatorluğun erken endüstriyel ihtiyaçlarına cevap verecek üretim tesisleri aldı. Bu Fabrika-i Hümayun'lardan belki de en karakteristik olanlarından biri olan Feshane-i Amire, günümüze ulaşan tek binasıyla bölge için önemli bir nirengi noktasıdır. Haliç için önerilen sistematik mekansal kurguya paralel olarak bu günlerde fiziksel olarak tekrar rehabilite edilen bu yapı için 'Haliç Ekosistemi ve Doğa Bilimleri Müzesi' işlevi önerildi.


B03 / Feshane Caddesi Yaya Promenadı

Eyüpsultan bölgesinin içlerinden kıyıya ulaşan 3 ana arterden biri olan Feshane Caddesi, Zal Mahmut Paşa Camii avlu duvarı boyunca kuzey - güney doğrultusunda uzanan önemli bir bağlantıdır. Feshane Caddesi boyunca ana taşıt yoluna paralel bir yaya promenadı fikri, 1985 yılında Eyüpsultan kent merkezini çalışan Nezih Eldem tarafından önerilmiştir. Bu promenad, tamamı yayalaştırılamamış olsa da bugün önerilene benzer biçimde aktif olarak kullanılmaktadır. Bu bağlantının bazı fiziksel müdahalelerle güçlendirilerek korunması önerildi.


A03 / Artefakt - Atölye

Tarihi referanslarını hemen kıyı şeridinin ard alanından, Ayvansaray ve Eyüpsultan mahallelerinden alan küçük ölçekli üretim ve zanaat işlikleri (çömlekçiler, kiremitçiler, cam işlikleri, oyuncakçılar, çiçekçiler, vs.) geleneğinin, bir başka üretim temelli mekan olan Feshane-i Amire binasına komşu alanda yeniden canlandırılması önerildi. Bu noktada önerilen artefakt, atölyeleri ve küçük ölçekli üretimi odağına alıyor. Yapı, içinde heykel, el sanatları, resim ve müzik üretimi için talep halinde hizmet verebilecek mekanları içeriyor.


Y03 / Çömlekçiler Caddesi

Çömlekçiler Caddesi, başta sokağa adını veren çömlekçiler olmak üzere kiremitçiler, cam işlikleri, oyuncakçılar ve çiçekçiler gibi bu bölgedeki küçük ölçekli üretim işlevine ait tarihi referansları barındırıyor.


R04 / Çamur İskelesi ve Dere Yatağı

Kara surları boyunca, bugünkü Haliç Köprüsü istikametinde bulunan dere yatağı köprü ayaklarının olduğu noktadan delta yaparak Haliç'e akıyordu. Geçmişte bu noktada bulunan Çamur İskelesi'nden kiremit ve çömlek imalatı için kullanılan Haliç'e özgü dip çamuru çıkarılırdı. Özellikle iç kısımlara doğru derelerin getirdiği birikintiler, doğal su dolaşımının kısıtlı oluşu, ters rüzgar hareketleri ve tüm bunlara bağlı biyolojik hareketlilik sebebiyle zaman zaman kabarıp yükselen, ve kötü kokuya sebep olan bu dip çamuruna referansla Haliç için geçmişte 'Sapra Talassa' (Çürük Deniz) tabiri kullanılırdı. Yer yer bataklık halini alan Haliç üzerinde Venedik'tekilere benzer kazıklı su yolları da vardı.


R05 / Haliç Adaları

Bahariye Adaları ya da Haliç Adaları, Haliç'in batı uçlarında, Eyüpsultan ve Silahtarağa semtleri arasında yer alan iki küçük adacıktır. Suyla hemen hemen aynı seviyede olmalarına karşın, dönemsel olarak kaybolmayan, sürekli adacıklardır. Bazı tarihi gravürlerde adaların sayısının ve yoğunluğunun daha fazla olduğu görülür. Bu adalar çeşitli üretimler için (kiremit, çömlek, tuğla, vs.) çamur çıkarmak için kullanılırdı.


A04 / Artefakt - Telesiyej

Haliç Köprüsü altında önerilen artefakt, metrobüs bağlantı noktasıyla kıyıyı bağlayan bir köprü yapısı ve Haliç'in iki yakasını birbirine bağlayacak bir telesiyej istasyonundan oluşuyor.


B04 / Metrobüs Bağlantısı

Ayvansaray Metrobüs durağı ile kıyı bağlantısı için yol üst kotu seviyesinden devam ederek zeminde bostanlar seviyesine inen fiziksel bir yaya bağlantısı önerildi. Kullanıcı bu noktadan sonra zemin yaya bağlantılarıyla kıyıya ulaşıyor.


Y04 / Mezarlıklar

Eyüpsultan sırtlarının büyük kısmını kaplayan mezarlıklar hem işlev, hem arazi kullanımı açısından önemli bellek mekanları. Hazireler, türbeler ve sivil mezarlıklar Eyüpsultan bölgesinin (Y02) genel karakterini oluşturuyor. Mezarlık alanlarının geçmişte duvarlarla çevrili olmayışı, her birinin aslında birer kamusal açık alan oluşu da bir bakıma ölüm ve yaşamın burada iç içe geçmiş durumuna işaret ederken Haliç'in kendi yaşam döngüsüne de sembolik bir anlam katıyor.


Y05 / Bostanlar

18. yüzyıl haritalarında ve aynı döneme ait 'Bostancıbaşı Defterleri'nde bu bölgede çok sayıda bostan olduğu görünür. Özellikle Eğri Kapı ve Ayvansaray civarında boş arazilerin genelinin bostancılık faaliyetlerine ayrıldığı söylenebilir.


E04 / Bostanlar

Bu alanda Haliç Köprüsünün araziden koparak yükselmeye başladığı noktadan kıyıdaki taşıt yoluna kadar kavşak bağlantı yolları arasında kalan parterler de dahil olacak şekilde kent belleğinde geçmişte de önemli yer tutan kent bostanları önerildi. Mahalle ölçeğinde kendi kendine yetebilecek bir üretim döngüsü sağlamaya yönelik bu modelin dünya metropollerinde başarılı örnekleri mevcut.


05 / Sulak Alan

Önerinin ve su döngüsü kurgusunun en önemli araçlarından biri 17. yüzyıl haritalarında büyük bir kısmı halen kıyının deniz tarafında kalan ve sonradan doldurularak genişletilen Ayvansaray sur önü bölgesinde yaratılan yapay sulak alandır. Haliç su kütlesi ile doğrudan bağlantılı su kanalları ve yapay adalardan oluşan sistem, gri su hendekleriyle yakalanan, çökeltme havuzlarıyla 4 aşamada temizlenen suyun, depolandığı son aşamadan düzenli aralıklarla tekrar su döngüsüne deşarj edildiği noktadır. Adaların genel toprak karakteri bataklık, bitkisel peyzaj karakteri doğal sazlıktır.



R06 / İstanbul Şehir Surları

Tarihi yarımada çeperindeki kara ve deniz surları İstabul kent tarihi ve Haliç kıyı şeridinin yıllar içinde değişimini anlamak açısından kritiktir. 4. ve 7. yüzyıllar arasında inşa edilen kıyı sur duvarları, kıyıya belli bir mesafe uzakta inşa edilmiş ve önündeki alanda zaman içinde sur bedenini tamamen kaplayacak şekilde yapılaşma oluşur. Osmanlı döneminde Haliç sur önü, kıyı iskele meydan noktaları hariç tamamen yapılarla kapalıdır; deniz kente sadece iskele noktalarında bağlanır. 1980'lerden sonra limanın, tersane bölgesi dışında, Haliç'ten uzaklaşmasıyla, Haliç kıyıları denize açılır ama artık denizden gelen bir girdi yoktur. Kıyı yeni bir cephe, bir bakış noktasıdır.


E06 / Sur Dibi Parkları

Yapılar tarafından sarılarak ortadan kaybolmamış veya kendiliğinden yıkılmamış sur parçalarının görsel bir arka plan ögesi olarak kullanılması ve kıyı şeridinin bir başlangıcı olarak ısı adası etkisini azaltacak biçimde aktif birer yeşil alana dönüştürülmesi önerildi.


B05 / Eğri Kapı

Eğri Kapı'dan sur dışına çıkan yaya yolu, bostanların arasından geçerek Çömlekçiler Caddesi'ne (Y03) bağlandı. Bu bağlantı Haliç Köprüsü ve bağlantı yollarıyla birbirinden ayrılmış Ayvansaray ve Eyüpsultan mahalleleri arasında kıyı şeridi haricinde ikinci bir etkileşim sağlıyor.


R07 / Dalyanlar

Deniz üzerindeki dalyanlar, balıkhaneler ve kayıkhaneler taşıyıcı sistemleri ve ilginç mimarileriyle Haliç gündelik yaşamının deniz ile yakın ilişkisine dair tarihi referanslar sunuyor. Günümüzde su ile yitirilen bu doğrudan ilişki biçimlerini anımsatmak amacıyla önerilen Deniz Banyosu (A05) uzantısı boyunca su üzerinde birkaç dalyan strüktürü kurgulandı.


R08 / Deniz Banyoları

İstanbul deniz banyoları karakteristik mimarileriyle kentin su kültürü hakkında tarihi referanslar sunuyor. Rekreatif ve sağlık odaklı bu kullanımlar günümüzde kaybolmuş olsa da belgeler geçmişte belli başlı tüm kıyı odaklarında benzer su üzeri strüktürlerin varlığını gösteriyor. 20. yüzyıl başına kadar Haliç kıyılarında da örneklerini görmek mümkün.


A05 / Artefakt - Deniz Banyosu

Bu noktada önerilen artefakt, Haliç'in ve İstanbul'un geçmişte sahip olduğu su kültürünün önemli örneklerinden biri olan deniz banyolarına ait belleği anımsatmayı ve canlı tutmayı hedefleyen bir yapısal yerleştirmedir.



R09 / İskele Meydanları

Haliç sur önünün kıyı dolgusu liman ağzına doğru akıntıların şiddeti ve kıyı derinliği sebebiyle kısıtlıdır. Buna karşın limanın içlerine doğru, özellikle Unkapanı Köprüsü hattının içinden itibaren akıntılar ve derinlik azalır ve dolgu yapılması kolaylaşır. Sur önü hattının genişliği kıyıdaki aktivite yoğunluğu ile ilişkilidir. Aktivite arttıkça dolgu artar. Sur içinin sur dışıyla ve denizle ilişki kurduğu noktalarda bulunan iskeleler, yakın çevrelerindeki karakteristik kurguyla var olurlar. İskeleler genelde bir cami ve zamanla moloz yığınlarıyla oluşmuş dolgu alanlar ile çevrilidir. İskelenin temel işlevine göre şekillenmiş (ör. kalafatçılar meydanı) açık alan aktivitelerini barındıran bu dolgu alanlar zamanla İskele Meydanları haline gelir.


R10 / Kalafatçılar Meydanı

Bu noktada önerilen açık alan düzenlemesi Ayvansaray Şehir Hatları İskelesi (U04) önünde geçmişte çok yakın bir noktada bulunan Kalafatçılar Meydanı'na referans veriyor. Ahşap amfi kurgusu ve eski bir tekne iskeletinden oluşan heykel yerleştirmesi bu noktaya ait belleği anımsatmayı ve canlı tutmayı hedefleyen bir mekansa düzenlemedir.


B06 / Ayvansaray Kapı

Ayvansaray Kapı, deniz surları üzerindeki önemli kapılardan biri. Öneri, tramvay hattının da bu noktada geçişe izin vermesiyle sur kapısı ile Kalafatçılar Meydanı (R10) ve Ayvansaray Şehir Hatları İskelesi (U04) arasında net bir bağlantı kurguluyor.


R11 / Arslan İskelesi

Arslan İskelesi günümüzde mevcut değil. Ancak Özel Balat Or-ahayim Hastanesi (T05) ile Haliç Köprüsü arasındaki kıyı bandı bir rıhtım veya yüzer ponton için oldukça uygun. Bu alan kıyı düzenlemesi ile yerleri değiştirilerek su üzerinde yüzer platformlara dönüştürülen spor sahalarının bağlanacağı bir rıhtım olarak kurgulandı.


T05 / Özel Balat Or-ahayim Hastanesi

Hastane önündeki rıhtımın kamusal kullanıma açılması ve bu noktada kıyı promenad sürekliliğinin yeniden sağlanması önerildi.


A06 / Artefakt - Kule

Haliç coğrafyası global kuş göç yolları üzerinde önemli bir doğal duraklama alanı. İstatistiklerle yüksek göçmen kuş varlığı ve çeşitliliğinin belgelendiği bu noktada bir kuş gözlem kulesi önerildi.


R17 / Yüzer Platformlar

Haliç su yüzeyinin tarihte birçok aktivite için aktif olarak kullanıldığına dair çok sayıda gravür ve minyatür var. Bu belgelerde sünnet törenleri, toplu eğlenceler, özel nümayiş ve izlenceler için tasarlanmış ahşap platformlar görülüyor. Alan genelinde bu geleneğe ait belleği anımsatmayı ve canlı tutmayı hedefleyen yüzer platformlar önerildi.


A07 / Artefakt - İskele

Yüzen platformların (R12) ana takılma noktası olarak kurgulanan iskele, haliç kıyısı boyunca çeşitli amaçlarla inşa edilmiş, kent ile deniz ilişkisini kuran ve bugün çoğu artık var olmayan irili ufaklı sayısız iskeleye referansla önerilmiş bir anı mekanı.


R13 / Yapay Tepeler

Haliç kıyısının mekan algısı, her zaman su yüzeyinde olan bitenle ve hatta karşı kıyıyla birlikte anlam kazanıyor. Bu noktada önerilen yapay tepeler bu karşılıklı izlence ilişkisini fiziksel olarak daha çekici hale getirmek için yapılmış fiziksel müdahaleler. Tepelerin kuzey ve doğu yamaçları, su üzerindeki kürek ve kano yarışları için de iyi bir bakı noktası sağlıyor.


T08 / Fener Evleri

Fener Evleri, bu bölge için oldukça karakteristik mimari bir dil ve referans sunuyor. Özellikle sur önündeki 'balina dişi' mülkiyet yapısını anlamak için bu bölgedeki Fener Evleri'nin 18. yüzyıldaki durumlarını gösteren birçok harita mevcut. Günümüze ulaşan az sayıda örnek, geçmişte sur önündeki değişimleri anlamak açısından da önemli. Bu noktada tescilli yapıların arasından kritik biçimde geçen Mürselpaşa Caddesi'ne yapılan müdahale, Ayvansaray Caddesi ile bitiştirilerek mevcut arterin yayalaştırılması önemli bir koruma kararı.


Y06 / Balat Mahallesi

Balat mahallesi bölgedeki sivil mimari kent dokusu anlamında en önemli yerleşmelerinden biri. Son zamanlarda bölgede artan koruma ve restorasyon faaliyetleri sonucunda mahallenin gelecekte şimdikine oranla mutenalaşması, demografik dokunun değişmesi beklenebilir. Yine de mahalle her halukarda, Haliç kıyı şeridinin ana besleyicisi ve katalizörü olacaktır.


A08 / Artefakt - Balkon

Haliç coğrafyası global kuş göç yolları üzerinde önemli bir doğal duraklama alanı. İstatistiklerle yüksek göçmen kuş varlığı ve çeşitliliğinin belgelendiği bu noktada yapay tepelerin de sağladığı tektonik avantaj kullanılarak bir seyir platformu önerildi. Bu platform aynı zamanda su üzerindeki kürek ve kano yarışları için de iyi bir bakı noktası sağlıyor.


R14 / Etkinlik Amfisi

St. Stephan Bulgar Ortodoks Kilisesi'nin (T09) geçmişte önünde, kıyıda bulunan merdivenli sete referans veren bir mekansal düzenleme bu kez kiliseye komşu alanda kurgulandı. Kiliseyi bir arka plan ögesi olarak değerlendiren bu düzenleme, alan genelinde Balat bölgesine hitap edecek bir programlı aktivite alanı (izlence, performans, vs.) kurgularken aynı zamanda alan genelinde tramvay engelini zorlayarak aşan 2 noktadan (Eyüp ve Balat Şehir Hatları İskeleleri için) diğeri için kot hazırlığını yapıyor.



T09 / St. Stephan Bulgar Ortodoks Kilisesi (Demir Kilise)

Bölgenin en kıymetli yapılarından biri olan St. Stephan Bulgar Ortodoks Kilisesi, tarihi fotoğraflarda görülen ilginç kıyı ilişkisi ile dikkati hakediyor. Günümüzde taşıt yolu ve tramvay hattı sebebiyle ortadan kalkmış bu özgün ilişkinin izleri hemen komşu alanda önerilen Etkinlik Amfisi (R14) ile takip edilebilir.


B09 / Fener Kapısı

Fener Kapısı, deniz surları üzerindeki önemli kapılardan biri. Öneri, tramvay hattının da bu noktada geçişe izin vermesiyle sur kapısı ile Fener Şehir Hatları İskelesi (U08) arasında net bir bağlantı kurguluyor.



3,110 views0 comments

Recent Posts

See All

Comments


bottom of page